Bebegim87
Benim ailem çiftçi, gerçek organik ürün nakliyata pek uygun değildir. Yaşadığınız yerde yetişiyor olması lazım ki bozulmadan sofranıza gelsin. Mesela Çanakkale’de organik bahçe ürünü bulunur, ama o yüklü halde İstanbula gelicek. Diyelim sabah gelsin, siz öğleden sonra alın sağlamdır ama ertesi güne çürüme başlar. Çürümesin diye soğuk depo görür ki nakliyat bile soğuk depo ile yapılır ve vitamin kaybı olur. Çürür diye de hiçbir işletme aman müşterilerime feda olsun diye oda sıcaklığında bırakmaz. Özetle, İstanbul’da organik diye satılan çoğu şey organik değil veya soğuk depo ürünü.
Nasıl organik değil, şöyle; organik diye üreticiden çıkan ürünlerin de çoğu organik değil. Ben ilaçsız, gübresiz bahçe yapıyorsam, yan tarlamdakiler de ilaçsız, gübresiz yapıcak ki ürün organik olsun. Tarlamın yanından arkasına ilaç makinesi takılı traktör de geçmiycek ki organik olsun.
Siz bilirsiniz ama siz organik olmayan ürünün organik etiketine en az 2 katı fiyat ödeyeceksiniz. Pazardan alın, paranızla da bebeğinize altın alın kenara atın, daha büyük iyilik yapmış olursunuz.
Mevsiminde ürünler alırsanız, ilaç ve gübre daha az ihtiyaç duyar. Kışın domates büyüsün diye çeşit çeşit gübre atılır ama ıspanak, pırasa bir köşede kendi büyür. Ayın meyve ve sebzelerinden tercih edebilirsiniz.
Sera o kadar da kötü değil, sıcaklık ayarı için sera var. Ben sera yapmam, mevsim belli zaten basarım ilacı, gübreyi ama başkası sera yapar, ilaca gubreye yüklenmez, o daha temiz ürün satar.